Yasemin Eryıldız

‘Afet Farkındalık Eğitimi’ne Talep Patlaması: Deprem Sonrası Yüzde 600 Artış

Deprem Sonrası ‘Afet Farkındalık Eğitimi’nde Yüzde 600 Artış

Yüzyılın felaketinin ardından Ümraniye’de Afet Farkındalık Eğitimi ve Tahliye Tatbikatı eğitimlerine olan talep yüzde 600 arttı. Deprem öncesinde kamu kurumlarının ve kurumsal firmaların talebi 5 iken, deprem sonrasında bu sayı 26’ya çıktı. Kamu kurumları ve kurumsal firmalarda ayda bin 500 olan kişi eğitim sayısı da 8 bine çıktı. Bireysel olarak başvuru yapan kişi sayısı ise yüzde 600 artarak, 500’den 3 bine çıktı.  

Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Ümraniye Belediyesi, hem 37 mahallede yer alan Afet İstasyonları hem de Afet Farkındalık Eğitimleri ve Tahliye Tatbikatı ile olası bir depreme karşı hazırlıklarını tüm hızıyla sürdürüyor. 2021’de İçişleri Bakanlığı tarafından ilan edilen Türkiye Afet Eğitim Yılı kapsamında İstanbul İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü kayıtlarında 39 ilçe arasında en fazla “Afet Farkındalık Eğitimi” ve tatbikatı yaptıran kurum özelliğine sahip olan Ümraniye Belediyesi, 23 yılda 10 kişilik eğitmen kadrosuyla 92 bin kişiye eğitim verdi.

Ümraniye Belediyesi Sivil Savunma Arama Kurtarma Ekibi, yaşanan büyük depremlerin ardından bölgeye hızla ulaşarak çalışmalarda da aktif olarak yer aldı. Ekipler, enkaz altından 24 kişiyi canlı olarak çıkardı. Deprem Bölgesinden Ümraniye’ye dönen arama kurtarma ekibi, Ümraniye Kaymakamlığı koordinesinde Afet Farkındalık Eğitimi ve Tahliye Tatbikatı’na devam ediyor.

YÜZDE 600 ARTIŞ

Yaşanan depremlerin ardından kurum ve kişilerden, Afet Farkındalık Eğitimi ve Tahliye Tatbikatı’na yönelik büyük bir talep yoğunluğu yaşanıyor.  Deprem öncesinde kurumsal bazda talep 5 iken, deprem sonrasında bu sayı 26’ya çıktı. Kamu kurumları ve kurumsal firmalarda ayda bin 500 olan kişi eğitim sayısı da 8 bine çıktı. Bireysel olarak başvuru yapanların sayısı ise yüzde 600 artarak, 500 kişiden 3 bin kişiye ulaştı.   

Hayat kurtaran bilgiler

Haftanın iki günü uzmanlar tarafından, Mahalle Afet Timleri’ne (MAT), kamu personeli, öğrenciler, STK’lar, site çalışanları ve AFAD gönüllülerine iki saatlik eğitim verilerek tatbikat yaptırılıyor. Eğitimlerde; deprem sonrası ilk 6 saatte yapılacaklar, afet ve acil durum çantası, planlama, deprem anında unutulmaması gerekenler ve iletişimin kesilmemesi gibi konular ele alınıyor.

Eğitim ve tatbikatlar, belirli aralıklarla verilmeye devam ediyor. Afet Farkındalık Eğitimi ve Tahliye Tatbikatı’na katılmak isteyen vatandaşlar detaylı bilgiyi Ümraniye Belediyesi Çözüm Merkezi’nin 444 9 822 nolu telefonundan alabiliyor.

Ümraniye Belediye Başkanı Yıldırım’dan Vatandaşlara Kentsel Dönüşüm Çağrısı

Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım, kentsel dönüşüm çalışmalarına ilişkin, “Vatandaşlardan benim ricam lütfen mal hesabı yapmadan, otoriteyle birlikte tekniğe uygun, güvene dayalı işlerimizi bir an evvel bir araya gelerek yapalım” dedi.

Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım, Kahramanmaraş’ın Onikişubat ilçesindeki depremzedelerin bir yıllık gıda ihtiyaçlarını karşılamak için başlatılan “Bir Koli de Sizden Olsun” kampanyasının tanıtım toplantısı öncesinde belediye binasında, basın mensuplarına değerlendirmelerde bulundu.

Yıldırım, bir gazetecinin sorusu üzerine, Ümraniye’nin sağlam zemine kurulu bir ilçe olduğunu söyledi.Binaların yüzde 65-70’inin yeni olduğunu, ilçedeki sağlıksız konutların tespitinin yapıldığını belirten Yıldırım, “Deprem olmasaydı inşaata 622 konutla bir yerden başlamıştık. O inşaat şimdi devam edecek, bir ay, 40 gün ara vermiştik” diye konuştu.

Yıldırım, bu konuda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ile organizasyon yaptıklarını, bütün ilçe belediyeleri gibi Ümraniye Belediyesi’nin de afet hazırlıklarına devam ettiğini dile getirdi.

“Malın önemli olmadığını 1 buçuk dakikada yaşadık”

Göreve Nisan 2019’da geldiğini anımsatan Yıldırım, şöyle devam etti: “O günden bugüne 654 binayı yıkmış olduk ama bu sayı yeterli değil. Vatandaşlardan benim ricam lütfen mal hesabı yapmadan, otoriteyle birlikte tekniğe uygun, güvene dayalı işlerimizi bir an evvel bir araya gelerek yapalım. Yani artık ‘kardeşimle anlaşamadım’, ‘dayımla anlaşamadım’, ‘babamla anlaşamadım’, ‘arkadaşımla anlaşamadım’, ‘komşumla anlaşamadım’ değil, ada bazlı dönüşümlerde bir araya gelelim lütfen. Bakın işte deprem öldürmüyor, bina öldürüyor. İyi binanız yoksa, sağlıklı binanız yoksa, düzgün yapılan kontrollü binanız yoksa deprem öldürüyor. Onun için mal mı önemli, can mı önemli? Malın önemli olmadığını 1 buçuk dakikada yaşadık. O sebeple lütfen, canımız çok daha değerli. Bir canımızın gitmesinin parayla değeri olmaz. Onun için hep beraber otoriteye güvenelim, belediyelerimize güvenelim. Zaten bunu yıllardır anlatıyoruz. Bize güven tam ama lütfen bir araya gelerek bize yardımcı olun, biz de size yardımcı olalım ve bu işi en kısa yolla çözümleyelim.”

“Gönül gönüle verip bu işin üstesinden beraberce gelelim”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde 20 senedir kentsel dönüşümün başarıyla uygulandığını aktaran Yıldırım, TOKİ’nin 11 ildeki konutlarında çizik dahi olmadığına dikkati çekti. Yıldırım, daha önce genel müdür olduğu KİPTAŞ’ta 100 bine yakın konut yaptıklarına değinerek, “Yani devletin kontrolünde; devletin yardımıyla, kredisiyle yapılacak her işte fayda var diye umuyorum. Tabii dışarıdaki müteahhit arkadaşlarla birlikte de organizeli, belediyemizin kontrolünde Ümraniye’de bir seferberliğe ben şimdiden herkesi davet ediyorum. Lütfen, birlikte kafa kafaya verip, gönül gönüle verip bu işin üstesinden beraberce gelelim” diye konuştu.

ŞİLE BELEDİYESİ DEPREM ÇOCUKLARINA MORAL ETKİNLİĞİ DÜZENLEDİ

11 ili etkileyen deprem felaketi sonrası farklı illerden Şile’ye gelen 1000’e yakın afetzedeye kucak açan Şile, KidZania İstanbul ve Şile Belediyesi iş birliğiyle afet bölgesinden gelen çocuklara ve ailelerine mutlu bir gün yaşattı.

67 Farklı Aktivite 120’den Fazla Meslek Deneyimleme İmkanı
Çocukların meslekleri eğlenerek deneyimlediği etkinlikte afet bölgesinden Şile’ye gelen çocuklar, Şile Belediyesi tarafından gerçekleşen organizasyon ile Çocuklar Ülkesi KidZania’da ağırlandı. 

Şile Belediye Başkanı İlhan Ocaklı: “Çocuklarımız Her Zaman ve Hep Gülsün.”    
KidZania’da çocuklarla birlikte bir çok etkinlik meslek atölyesine katılan Şile Belediye Başkanı İlhan Ocaklı, “Afet bölgelerimizden Şile’mize yerleşen ailelerimizin evlatlarıyla Kidzania İstanbul’da güzel bir gün geçirip, evlatlarımızla birlikte pek çok farklı mesleği deneyimledik. Onların gülümsemesi bizim en büyük mutluluğumuz. Yüzlerindeki tebessüm her zaman daim olsun. Bu güzel gün için bize destek olan Kidzania İstanbul ekibine ilgilerinden dolayı teşekkürlerimi iletiyorum.” dedi.

67 farklı aktivite ve 120’den fazla meslek deneyimleme ile çocukların eğlenirken öğrendiği KidZania’da tüm öğrenme içerikleri Millî Eğitim Bakanlığı müfredatına uyumlu olacak şekilde tasarlanıyor. Müfredatla bağlantılı KidZania deneyimi, çocukların okulda öğrendiklerini pekiştirmelerine olanak veriyor. Aynı zamanda aktiviteler aracılığıyla çocuklara sosyal, duygusal, sözel, fiziksel ve bilişsel anlamda birçok kazanım sağlanması amaçlanıyor. Global Compact destekçisi olan KidZania İstanbul, çocuklarda empati kurma, yeni kelimeler öğrenme, duyu geliştirme, soyut kavramları anlamlandırabilme, problem çözme, durum analiz etme, finansal okuryazarlık, takım çalışması, iyi vatandaşlık gibi çok çeşitli yeteneklerin gelişimini destekliyor.

CHP’den 8 Mart Açıklamasında Kadınlara Çağrıda Bulundu: Ayağa Kalkın!

CHP Şile İlçe Kadın Kolları, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla basın açıklaması yaptı. Kadın Kolları Başkanı Hanife Güler açıklamada kadınlara seslendi. “Ayağa kalkın! Gelin! Halil İbrahim sofrasına birlikte oturalım” dedi.

“Bugün CHP Kadın Kolları olarak; 81 ilde, 973 ilçede eş zamanlı basın açıklaması yapıyor ve dünyanın bütün kadınlarıyla birlikte dayanışma içinde eşitsizliğe meydan okuyoruz” sözleriyle konuşmasına başlayan CHP Şile İlçe Kadın Kolları Başkanı Hanife Güler şöyle devam etti. “Depremin herkesi, ama en çok da kadınları, çocukları, engellileri ve yaşlıları etkilediğini belirterek, İktidarın eşitsizliği besleyen zihniyeti nedeniyle, bakım yükü afet bölgesinde de kadının sırtında. Derin bir acı yaşayan kadınlar, yüreğine taş basıp yemek yapmak, ailedeki çocuğa, yaşlıya, engelliye bakmak, çadıra su taşımak, çamaşır yıkamak gibi işleri de üstlendi. Halen barınma, tuvalet ve banyo sorunu çözülmemiş olan insanlar var. Bu koşulsuzluklar en çok da kadınları zorluyor. Evsiz kalan yüz binlerce yurttaşımız sırtlarına bütün bu zorlukları yüklenerek farklı illere göç etti. Çocuklar en temel ihtiyaçları olan eğitimden mahrum kaldı. Ülkemizde her üç kadından sadece biri kayıtlı ve tam zamanlı istihdamda yer alıyor. Tablo bu kadar ürkütücü iken, yaşanan deprem binlerce kadını işsizlik kıskacına hapsetti. Depremde kadınlar, kanından, canından, malından olduğu yetmezmiş gibi, bir de işsiz kaldı. Geleceksiz kaldı” diye konuştu.

“İçimizde hem burukluk hem umut var”

Bu sene 8 Mart’ta içimizde hem bir burukluk hem de büyük bir umut var. Üzgünüz çünkü “sesimi duyan var mı?” diye seslenirken enkaz altında yaşamını kaybeden canların yüreğimizde acısı var. Umutluyuz çünkü beceriksiz ve liyakatsiz kadrolar tarafından yönetilen ülkemizin kaderini değiştirecek olan örgütlü gücümüz ve kararlılığımız var.

Gücümüze güç katan Millet İttifakımız var. Yol arkadaşı olmaktan onur duyduğumuz Genel Başkanımız ve 13. Cumhurbaşkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu var.

Üzerinden bir ay geçen bu deprem hiç kuşkusuz ki herkesi, ama en çok da kadınları, çocukları, engellileri ve yaşlıları etkiledi. İktidarın eşitsizliği besleyen zihniyeti nedeniyle, bakım yükü afet bölgesinde de kadının sırtında. Derin bir acı yaşayan kadınlar, yüreğine taş basıp yemek yapmak, ailedeki çocuğa, yaşlıya, engelliye bakmak, çadıra su taşımak, çamaşır yıkamak gibi işleri de üstlendi. Halen barınma, tuvalet ve banyo sorunu çözülmemiş olan insanlar var. Bu koşulsuzluklar en çok da kadınları zorluyor.

Evsiz kalan yüz binlerce yurttaşımız sırtlarına bütün bu zorlukları yüklenerek farklı illere göç etti. Çocuklar en temel ihtiyaçları olan eğitimden mahrum kaldı.

Ülkemizde her üç kadından sadece biri kayıtlı ve tam zamanlı istihdamda yer alıyor. Tablo bu kadar ürkütücü iken, yaşanan deprem binlerce kadını işsizlik kıskacına hapsetti. Depremde kadınlar, kanından, canından, malından olduğu yetmezmiş gibi, bir de işsiz kaldı. Geleceksiz kaldı.

….

Depremin yaralarını birlikte saracağız.

Yaşanan bu enkazın altında kalan iktidarı, tarihin tozlu raflarına kaldıracağız.

Cumhuriyetimiz, 100. yılında yeniden kimsesizlerin kimsesi olacak.

Önümüzde bir seçim var. Millet İttifakı olarak, ülkemizin kurucusu ve kurtarıcısı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün laik, çağdaş ve demokratik Türkiye anlayışını bu topraklarda yeniden hâkim kılacağız.

Bu seçim biz kadınlar için ölümle yaşam arasındaki ince çizgidir.

Yaşamımız ya pamuk ipliğine bağlı ya da güvenli olacak.

Ya kadını eşya gibi gören zihniyete teslim olacağız ya da eşit yurttaş olarak insan onuruna yakışır şekilde yaşayacağız.

Ya emeğimiz gasp edilecek ya da emeğimizin karşılığını aldığımız güvenceli işlerde, güven içinde çalışacağız.

Ya afetler karşısında çaresiz kalacağız ya da bilimin ışığında tedbirler alacağız.

Ya çocuklarımızı geleceksizliğe mahkûm edileceğiz ya da çocuklarımıza aydınlık yarınlar inşa edeceğiz.

Buradan ülkemizin bütün kadınlarına çağrı yapıyoruz:

Ayağa kalkın!

Gelin! Halil İbrahim sofrasına birlikte oturalım.

Bizim yolumuz da yapacaklarımız da belli.

Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği, hakkın, hukukun ve adaletin sağlandığı, hepimizin eşit, hepimizin tok, hepimizin güvende, hepimizin özgür olduğu bir düzen kurmak için geliyoruz.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günümüz kutlu olsun!

BAŞLIYORUZ!

Açıklamanın ardından İlçe Başkanı İbrahim Çelik kadınlara çiçek takdiminde bulunarak günlerini kutladı.

Cahit Acar İYİ Parti 1. Bölge İl Teşkilat Başkan Yardımcısı Oldu

İYİ Parti Şile İlçe Kurucularından Cahit Acar İYİ Parti İstanbul 1. Bölge Teşkilat Başkan Yardımcılığına atandı.

Konuyla ilgili İlçe binasında basına bilgi veren İlçe Başkanı Kahraman; “Parti kurucularımızdan eski Teşkilat Başkanımız Cahit Acar Başkanımız İl Başkanımız Coşkun Yıldırım’ın teveccühleri ve Şile İlçe Teşkilatımızın çabalarıyla 1. Bölge Teşkilat Başkan Yardımcılığına atanmıştır.  Şunu söylemek isterim ki İstanbulumuz 39 İlçe’nin nüfus bakımından en küçük ikinci ilçesiyiz. Fakat Şile İlçe teşkilatımız parti içinde ne kadar kuvvetli bir teşkilat olduğunun en büyük göstergelerinden biridir. İçimizden bir değerli ağabimizi, başkanımızı İl’de böyle üst düzeyde görevlendirmek ve onunda bu başarıya layık olacak şekilde ve onunda bu başarıyı hak etmesi ve buralara gelmesi bizleri mutlu etmiştir. Bunu sizlerle ve hemşerilerimizle paylaşmaktan da ayrıca mutluluk duyduk. Cahit Başkanımıza yeni görevinde başarılar diliyoruz. Hayırlı olsun” dedi.

Cahit Acar; “bende İYİ Parti  Şile İlçe kurucusu olarak İlçe Başkanımıza ve teşkilatımıza bana böyle bir görevi layık gördükleri için teşekkür ediyorum. İnşallah önümüzdeki bizimde süreçte katkımızla beraber faydalı olacağımı ve bu birlik ve beraberlik içinde daha da faydalı olacağımızı düşünüyorum. Bu vesile ile İlçe Başkanımız Kahraman Koç’a, İl Teşkilat Başkanımıza, Kadın Kolları, Gençlik Kolları, bütün yönetimdeki arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum. Bizde onları mahcup etmeyecek şekilde çalışmalarımızı en iyi şekilde yerine getireceğimize inanıyorum” diyerek teşekkürlerini ifade etti.

Aydöner: Deprem Bölgesinde Yaraları Sarmaya Çalışıyoruz

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkan danışmanı Baki Aydöner, deprem bölgesindeki son durumu ve Büyükşehir olarak yapılanları anlattı.

6 Şubat gerçekleşen Kahramanmaraş merkezli deprem sonrası İBB’nin deprem bölgesinde yaptığı çalışmaları Baki Aydöner şöyle açıkladı;

“İBB Yöneticileri olarak tüm emekçilerimizle Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nun  Liderliğinde 6 Şubat Pazartesi’den beri gerek AKOM’da gerek sahada tüm gücümüzle deprem mağduru olan vatandaşlarımızın yanında olduk, olmaya devam ediyoruz.  11 İl’e sürekli yardımlarımız devam ederken bölgede fizikende bulunuyor, güzelim yurdum insanımıza dokunamaya acısını paylaşmaya gayretle çalışıyoruz. 

Bu kapsamda , İBB CHP Meclis Üyelerimiz ve kurum yöneticilerimizle  3 Günde Deprem’den etkilenen  6 İL (Malatya , Kahramanmaraş , Gaziantep , Adıyaman , Şanlıurfa ve Diyarbakır) 9 İlçe , 2 Beldemizdeki mağdur vatandaşlarımızı , Kimsesizlerin Kimsesi şiarıyla hizmet veren Cumhuriyet Halk Partili Büyükşehir ve İlçe Belediyelerimizin Lojistik Merkezlerini , İlk gününden beri alandan ayrılmayan Milletvekillerimizi , Parti Yöneticilerimizi , candan çalışan fedakar KAMU emekçilerimizi , Malatya Büyükşehir Belediye Başkanını , Sultangazi , Esenler İlçe Belediyelerinin Alandaki İlgili Birimlerini ve fiziki koşulları uygun İL ve İLÇE Başkanlıklarını ziyaret ettik. 

İtiraf edeyim ; Depremin verdiği zararı , yaşananları , hala yaşamaya çalışanları , kaybettiklerimizi , İNSANI , Canı , Ağacı , Suyu , Havayı , Taşı , Toprağı hangi birini nasıl anlatsam Sözle , kelimeyle , tümceyle anlatmak için dağarcığım yetmez… 

İnsanlarımızın evlerinin duvarları arasında, sokaklarında, köylerinde, mahallelerinde, okullarında , iş yerlerinde , yaşadıkları , paylaştıkları , sırları , muradları , sevinçleri , mutlulukları , kederleri , hayalleri , aileleri , sevdikleri yok olmuş… 

“Nesini Söyleyim Canım Efendim” demiş ya, hal ve ahval bu şekilde… 

Siz kıymetli hemşerilerimizle, çeşitli yardım kuruluşlarının desteğiyle ve İstanbul Büyükşehir Belediyemizin tecrübeli kadroları ve ilgili birimleriyle eminim bu süreçlerede derman olacağız. 

İlim’den ayrılmadan, İlimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır kavramıyla hep beraber yaşamak temennisiyle… 

Güzel Yurdum çok çok geçmiş olsun , başımız sağolsun. Bizleri çalışmamızda yalnız bırakmayan , günün erken saatlerinden gecenin en geç saatlerine kadar eşlik eden can yoldaşlarımızada ayrıca teşekkür ederim” dedi.

İBB Başkan Danışmanı Baki Aydöner , İBB Sultangazi Meclis Üyesi Avukat Mithat Çelik , İBB Şişli Meclis Üyesi  Seyfi Erbaş , İBB Eyüpsultan Meclis Gülsüm Polat ve Önceki Dönem İBB Meclis Üyesi Ferhat Epözdemir ile birlikte saatlerce günlerce kilometrelerce yol kat ettiklerini sözlerine ekledi.

Onlar Artık Şile’ye Emanet

Ülkemizde yaşanan ve 11 ili etkileyen deprem felaketi sonrası farklı illerden ilçeye gelen 900’ü aşkın afetzedeye kucak açan Şile, kamu kurumlarının koordinasyonu ve Şile Belediyesi’nin destekleriyle afetzedelerin yaralarını sarıyor.

İHTİYAÇLAR TEK TEK TESPİT EDİLİYOR VE GİDERİLİYOR

Şilelilerin yoğun destekleriyle toplanan yardımlar ve Şile Belediyesi’nin organizasyonuyla deprem bölgesine ulaştırılmaya devam edilirken bir yandan da ilçeye gelen afetzedelere de yardım eli uzatılıyor.

Şile Belediyesi’nin ve kamu kurumlarının işbirliği ile  Şile’ye gelen afetzedelere gıdandan, giyim ürünlerine, kişisel bakım ve hijyen malzemelerinden, oyuncağa, kırtasiye ürünlerinden acil ihtiyaç malzemelerine kadar bir çok farklı kalemde yardım malzemesi Şile Belediyesi tarafından afetzede ailelere ulaştırılıyor. Yakınlarının evlerinde ve ilçede bulunan konaklama tesislerinde misafir olan afetzedelerin günlük ve acil ihtiyaçları Şile Belediyesi Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü tarafından tek tek tespit edilerek hazırlanan kolilerle ailelere ulaştırılıyor.

Ayrıca afet bölgesinden gelen ailelerin kırtasiye, hijyen kolisi, gıda kolisi ve kıyafet gibi ihtiyaçları Şile Kapalı Spor Salonundan da temin edilebiliyor.

ŞİLE BELEDİYESİ PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK SEANSLARI BAŞLADI

Şile Belediyesi Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü bünyesinde bulunan uzman psikologlar eşliğinde başlatılan psikolojik danışmanlık seansları ile Şile’de bulunan her yaştan afetzede terapi almaya başladı.

Ülkece yaşanan zor süreç sonrası normal hayata daha kolay adapte olabilmek ve paylaşımda bulunmak isteyen ailelerimiz 444 74 53 / 380’den Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğüne ulaşabilirler.

‘’BİZLER BU ZOR GÜNLERİ HEP BİRLİKTE BİRLİK VE BERABERLİK İÇİNDE AŞACAĞIZ’’

Hem depremin yaşandığı bölgeki kardeşlerimiz, hem de Şile’de bulunan aileler için tüm imkanlarını seferber ettiklerini açıklayan Şile Belediye Başkanı İlhan Ocaklı; Depremin ilk gününden itibaren tüm imkanlarımızı seferber ederek afet bölgelerinde bir çok çalışma yürüttük. Hatay’da bulunan aşevimiz, sosyal marketimiz, sağlık ünitemiz özellikle Antakya’daki kardeşlerimiz için bir moral noktası oldu. Geride kalan süreç içerisinde Şilemize afet bölgelerinden gelen ailelerimizin, kardeşlerimizin de her zaman yanında olmaya devam ediyoruz. Bizler bu zor günleri devletimizle, milletimizle ve Şileli hemşehrilerimizin destekleriyle birlik ve beraberlik içinde aşacağız. Buna inancımız tam. Bu süreçte büyük destekler veren Şile’li hemşehrilerime de çok teşekkür ediyorum’’ dedi.

Ümraniye Belediyesi’nden Afetzedelere Yardım Eli

Ümraniye Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri Kahramanmaraş Onikişubat’taki Kale Mahallesi ve Ilıca Köyü’nde depremzede vatandaşlara gıda, giysi, su, süt, bebek maması, yorgan ve battaniye dağıtımında bulundu. Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım, “Belediye olarak, bölgedeki ihtiyaçları aralıksız olarak gidermeye devam ediyoruz. Ekiplerimiz her an sahadaki çalışmalarını sürdürüyor” dedi.

Ümraniye Belediyesi’nin deprem bölgesindeki çalışmaları aralıksız olarak devam ediyor. Yüzyılın felaketi olarak nitelendirilen ve on binlerce vatandaşın hayatını kaybettiği Kahramanmaraş Depremleri’nin ardından kısa süre içerisinde bölgeye ulaşan Ümraniye Belediyesi ekipleri, başta arama kurtarma çalışmaları olmak üzere birçok alanda aktif olarak görev alıyor. Kahramanmaraş, Gaziantep ve Hatay’a kurulan aşevleriyle her gün binlerce afetzedeye yemek veriliyor.

Ümraniye Belediyesi bu kez de Kahramanmaraş Onikişubat’taki Kale Mahallesi ve Ilıca Köyü’nde depremden zarar gören vatandaşlara gıda, giysi, su, süt, bebek maması, yorgan ve battaniyeyardımında bulundu. Zabıta Müdürlüğü bünyesinde görev yapan ekipler AFAD tarafından kurulan çadırlarda kalan vatandaşları ziyaret ederek, yardımları teslim etti.

Konteyner kent kuruluyor

Tüm imkânlarını depremden zarar gören vatandaşlar için seferber eden Ümraniye Belediyesi bölgeye 500 evden oluşan bir konteyner kent inşa ediyor. Kurulumun yapılacağı bölgede alt yapı çalışmalarında sona gelindi. İstanbul’da imalatı yapılan konteynerlerin ilk bölümü bölgeye sevk edildi. A’dan Z’ye kadar bir ailenin barınma ihtiyaçlarına karşılık verecek nitelikte tasarlanan evler kısa bir süre içerisinde depremzedelerin kullanımına sunulacak. 

“Birçok alanda yüzlerce personelimizle sahadayız” Başkan İsmet Yıldırım yaptığı açıklamada, “Ülkemizi yasa boğan felaketin ardından ekiplerimizle gecemizi gündüzümüze katarak afetzedelerin yaralarını sarma gayreti içerisindeyiz. Arama-kurtarma ekibimiz başta olmak üzere, birçok alanda yüzlerce personelimizle sahadayız. Kurduğumuz aşevleriyle vatandaşlarımıza ve çalışmalarda görev alan ekiplere üç öğün yemek veriyoruz. Temizlik noktasında da yine ekiplerimiz bölgedeki temizlik çalışmalarını sürdürüyor. 500 ailenin barınacağı konteyner kentimizin kurulum çalışmaları da süratle devam ediyor. Ayrıca ekiplerimiz, Kahramanmaraş’ın Kale Mahallesi ve Ilıca Köyü’nde çadırlarda kalan vatandaşlarımızı ziyaret ederek gıda, giysi, su, süt, bebek maması, yorgan ve battaniye yardımında bulundu.

Deprem olduktan kısa süre sonra kapalı pazar alanımızda oluşturduğumuz yardım toplama merkezinden de bölgeye 208 TIR’lık yardım malzemesinin de bölgeye ulaşmasını sağladık. Belediye olarak, bölgedeki ihtiyaçları aralıksız olarak gidermeye devam ediyoruz. Ekiplerimiz her an sahadaki çalışmalarını sürdürüyor Gün birlik olma zamanıdır” dedi.

Dünyadakinden Farklı Olarak Deprem Gerçeği ve Müteahhitlik Algısı

Merkezi Kahramanmaraş olmak üzere 10 İlimizi etkileyen deprem gerçeğine Şile’de müteahhitlik yapan Osman Hacıosmanoğlu, yaşanan depremlerin ardından konuyu müteahhitlik açısından ele aldı.

 Deprem bir doğal afettir. Dünyanın neredeyse her ülkesinde de olabilmektedir. Ancak bizde depremden çok konuşulan ama yanlış konuşulan şey depremlerden sonra ve önce konuşulanlardır. Afeti sadece müteahhit hatalarına bağlayarak, deprem felaketlerinde en büyük maddi zararı ve insan kaybını veren ülke olarak tarihe geçmemize, gerçek hatayı konuşmamıza ve çare bulmamıza da engel olan bir durum olarak karşımıza çıkan bir durum oluşturuyor.

      Sırayla bakalım olaylara: Bir arazi bir inşaata ve ardından yaşanılabilir bir konuta nasıl dönüşüyor. Bu aşamalarda kim yetkili? kim yetkisiz? Bir doğal afet te kim ne kadar hatalı yada kim en başta hatalı, yada ilk hatayı düzeltebilirsek bu felaketlerden etkilenme oranını ne kadar düşürebiliriz. Bakmayın deprem olaylarında müteahhitlerin suçlanmasına,selde de,fırtınada da,kasırgada da yine o ilk ve asıl suçlu olanları koruyup kollayan ve asıl hataları yapan o zalimler ortaya çıkmıyor mu, kendilerini aklamıyor mu?

      Bakalım şimdi; ne nasıl oluyor. Bakir bir arazi nasıl oluyor da insanları yutan canlarını alan koca yıkımları oluşturan yaşam alanı dediğimiz kon utlara nasıl dönüşülüp canavarlaşıyor.

-Bir arazi ilgili belediyenin yada Bakanlığın isteği doğrultusunda ihtiyaca binaen İmara açılıyor. Burası tarım arazisi olabilir,sulak bir bataklık olabilir,kayalık bir arazi olabilir,dere yatağı olabilir, ormanlık bir arazi vs olabilir.Bu arazi şahsa ait bile olsa bakanlık sizin rızanız dışında burayı imara açabilir.Öncelikle belirtelim ki bu alanların tamamında binalar yapılabilir.Bunun  yapı şekillerini oluşturursunuz binayı yaparsınız.bakınız Boğazın ve birçok denizin içerisinde çıkılan dev kuleler üzerinde köprüler yapılıyor ve üzerinde yüzyıllarca onlarca tonluk araç ve insan yığınları geçiyor.

-Arazi imara açılırken ilgili kurum bu arazinin zemin yapısına göre bir imar durumu belirlemek zorunda ve yapıyor. Diyor ki burada şu şekilde bir yapı yapılabilir. Birçok kısıtlama koyup bir plan oluşturuyor.İlçe belediyeleri bu alanları bakanlık mevzuatına ve imar kanunlarına göre hazırlayıp Büyükşehir Belediyelerine onay katıyor. Büyükşehir olmayan ilçeler bunları kendileri hazırlıyor. Bu planlar bakanlığın ve yasaların öngörüsünün dışında çıkamaz.Büyükşehirler ve Bakanlıklarda kendileri oluşturuyor ve bunlarda belli mevzuatlara göre yapıyor bu planlamaları.

-Sonra siz müteahhit olarak yada sıradan bir vatandaş olarak bu araziler üzerinde konutlar veya işyerleri inşa etmek istiyorsunuz. İlk yaptığınız imar durumunu öğrenmek için İlgili belediyeye müracaat eder.Sonra bu belge ile bir mimarlık ofisine başvurursunuz yada kendinizin böyle bir ekibi varsa proje çalışması için işe koyulursunuz.İlk iş bir haritacı yönlendirip arazinin kesin yerini öğrenmek yani halk tabiri ile arsanın kazıklarını çaktırmak.Bundan sonra bir jeoloji mühendisinden zemin etüdü yapması için yardım almak.O rapora göre proje oluşturursunuz.Zemin yapısına göre oluşturduğunuz mimari proje bir inşaat mühendisi vasıtasıyla birde statik proje yani demir donatı ve beton aksamlarını oluşturan projeyi hazırlarsınız.Belediyeye avan proje olarak sunarsınız.

      Burada ;

  1. Belediye o zeminde öyle bir bina oluşturamayacağınızı söyler ve size gerekli mevzuatı anlatır
  2. Varsa donatı ve yapı eksikliklerinizi anlatarak düzeltmeniz için dosyanızı iade eder
  3. Tamamdır bu şekilde projenizi oluşturup müracaat edin der.

Sizde zemine uygun bir proje oluşturduğunuzu düşünerek esas projenizi detaylı bir şekilde hazırlarsınız.(tabii vatandaş evini kendi yapacaksa o daha sorumsuz ve hukuka güvenerek bu işi bir sözleşme karşılığı mimar eliyle yetkililere teslim eder)Projeniz onay alır ve resmi süreç başlar bunun  için size önce ruhsat harçlarını ödemeniz söylenir. Sonra YAPI DENETİM FİRMANIZIN belirlenmesi için bakanlığın sitesinden müracaatla ,parasını sizin ödeyeceğiniz ama yetkisini ve firmasını bakanlığın tayin ettiği bir yapı denetim firması bakanlıkça projenize atanır.Buna itiraz edebilirsiniz ama yeni başvurunuzda aynı şekilde olacağı için sonuç değişmez yine bakanlık yetkilidir ve yine aynı yol izlenir.Projeniz onaylanır yapı ruhsatınız çıkar.

-Buraya kadar olan işlemlerde sizin tek yetkiniz para ödemek. Müteahhitte olsanız aynı vatandaşta olsanız aynı.Ruhsatınızı aldınız işe başlayacaksınız.Artık her şeyiniz yetkililerce kon trol edilmiş projenize son hali verilmiştir.Proje dışına çıkamazsınız.proje harici kolon ilavesi yapamazsınız,merdivenin yerini değiştiremezsiniz,katları alçak yada yüksek yapamazsınız,beton kalitenizi değiştiremezsiniz (Kaliteyi yukarı arttırabilir ama düşüremezsiniz) demir donatıda değişiklik yapamazsınız,TEMEL değerlerle oynayamazsını.Çünkü yapı denetim firmanız buna izin vermez Belediye kontrolörleri buna izin vermez.Daha doğrusu vermemeliler.Temeli hazırladınız demir donatı hazır.Yapı denetim firmanızı aradınız geldiler kontrol ettiler

a) Eksiklikleri tespit eder düzeltmenizi isterler

b) Demir kalite kontrolünü yapar demirin uygunsuz olduğunu standartlara uymadığını söyler işi durdururlar.(Bu aşamada siz faturanızı ve demirinizi aldığınız firmaya dava açıp tüm zararınızı tahsil edebilirsiniz. Bu uzunda sürse hiçbir zararınız olmaz)

c) Her şey tamam Temel betonunu dökebilirsiniz derler ve betonu beton firmasından istersiniz.

d) Beton gelince Yapı denetim firması da orada hazır olmak zorunda ve her araçtan yani beton mikserinden beton temele dökülmeden numune almak zorundadırlar. Alırlar ve hızlı bir şekilde laboratuar sonuçlarını size ve beton firmasına ulaştırmak zorundadırlar. Ancak bu sonuçlar düşük çıkarsa ve beton mikserinden alındığı için tamamen Beton firmasının sorumluluğunda olduğundan siz beton firmasından her türlü zararınızı tazmin edersiniz. Bu uzun sürse de sonuç değişmez. Esas olan yapı denetimin aldığı laboratuar sonuçlarıdır.

e)Tabii bu arada bir sorun oluşuyor . Yapı denetim firmaları demir ve beton numunelerini aynı anda alıyorlar. Beton döküldükten sonra demir numunesi uygunsuz çıksa sizin demir firmasından tazmin edeceğiniz şey hakimin taktirine göre sadece demir parası ve işçiliği olabilir. Oysa betonunuz heba olmuştur. Çok ağır bir işçilik sorunuyla karşı karşıya kalırsınız.

Ancak genel olarak bu durumu yapı denetim firması, demir firması ve beton firması kendi arasında müteahhitten bağımsız ayarlarlar.

Bu aşamada böyle tamamlandıktan sonra asıl aşamaya geçilir. Temel dökülür su basmanda aynı şartlarda dökülür ve belediyeye müracaatla TEMEL ÜSTÜ RUHSATI için müracaat edilir. TEMEL ÜSTÜ RUHSATI ALINMADAN İNŞAAT RESMEN BAŞLAMAMIŞ SAYILIR.Ama bizde temel üstü ruhsatları genelde iskan alınırken aynı anda hazırlanır.

TEMEL ÜSTÜ RUHSATI İÇİN kontrole gelen belediye kontrolörleridir. Bunu da Yapı denetimin raporu sonucu işlem tesis etmek için bizzat belgelere bakarak ve yerinde tespit ederek hazırlarlar.

Bu işlemi yaparkende başvuru evraklarınız arasında yapı denetimin raporları olmak zorunda (yani Demir ve beton donatı raporlarınızda olmak şartıyla. Diğerleri teknik işler)Bunlar tamamsa Temel üstü ruhsatınız onaylanır ve inşaata başlayabilirsiniz denir. Bakın devam edebilirsiniz değil başlayabilirsiniz. Hatta bazı belediyeler ayrıca bir Temel ruhsatı da talep edebiliyor.

aslında başkalarının düzenine planına göre iş yapmak zorunda olan ve çıkan sonucun bedelini de ilk olarak ödemekle yükümlü bir zavallı iş adamısın.

      Bundan sonrası müteahhidin işi. İster çalar ister adam gibi iş çıkartır. Çalarsa yaptığı iş kalitesi olur ucuz satar. çalmazsa adam gibi iş yapmış olur pahalı satar kalitesi artar.Ama bundan sonrasında müteahhidin çaldığından dolayı bina yıkılmaz.

      Şimdi gelelim işin sonuna bina tamamlandı. İskan alacaksınız müteahhit iskana müracaat etti. Nereye belediyeye.

a)Bir gün sigorta eksiğiniz varsa iskan alamazsınız.

b)Binanız onbeş cm yüksekse iskan alamazsınız

c)Bahçe duvarlarınız projeye uygun yapılmamışsa iskan alamazsınız

d)Çatıda kiremit çizip başka malzeme kullandıysanız iskan alamazsınız

e)Isı yalıtımını düzgün yapmadıysanız iskan alamazsınız

f)Balkonunuzu ahşapla uzatırsanız üstünü kapatırsanız iskan alamazsınız

g)Açık yada kapalı otoparkınızda eksik varsa iskan alamazsınız.

h)Pencereleri büyütmüş yada küçültmüşseniz iskan alamazsınız.

I)Yapı denetim işbitirmeyi tamamlamazsa iskan alamazsınız

AMA BUNLARIN HİÇBİRİNİ YAPMAMIŞTA OLSANIZ AMA BETONARME YAPIMINDAKİ SÜREÇ NORMAL İŞLEMİŞ OLSA,YANİ SİZİN MÜĞTEAHHİT OLARAK YETKİNİZİN OLMADIĞI VE SORUMLULUĞUNUZUN PARA ÖDEMEKTEN BAŞKA OLMADIĞI O SÜREÇ DÜZGÜN TAMAMLANMIŞ OLSA ŞU SON YAZDIĞIM HERŞEY YAPILMAMIŞ OLSA BİNANIZDE EN UFAK BİR ÇATLAK OLMAZ BİNANIZ YIKILMAZ.

Diyelim ki o eksiklikleriniz de yok.Belediye Kontrollerini yaptı Yapı kullanma izin belgenizi (İSKAN) verdi.Sizde vatandaş olarak daire aldınız ve yıkıldı.

EVET ŞİMDİ SIKI DURUN TÜM O HIRSIZLAR, UTANMAZLAR, CAHİLLER, SORUMLULUĞUNU UN UTAN SORUMSUZLAR EVLERİNDE UYURKEN SİZ HIRSIZ VE KATİL BİR MÜTEAHHİT OLARAK EVİNİZDEN ALINIR YADA SORGU SUALSİZ SOKAKTA HAVAALANINDA TUTUKLANIR LİNÇ EDİLİRSİNİZ.

PEKİ SORALIM. KENDİ EVİNİ AYNI KURALLARA VE AYNI SORUNMLULARIN AYNI İZİNLERİNE BAĞLI OLARAK YAPAN ALİ AMCANIN , AYŞE TEYZENİN,EVİNİN YIKILMASINDAN SİZ DEĞİLDE BİZMİ MÜTEAHHİTLER Mİ SORUMLUYUZ.SİZ KATİL DEĞİLSİNİZDE BİZ Mİ KATİLİZ.SİZ HIRSIZ DEĞİLSİNİZDE BİZ Mİ HIRSIZIZ.SİZ NAMUSSUZ DEĞİLSİNİZ DE BİZ Mİ NAMUSSUSUZ.

SİZ B U ŞEKİŞLDE KENDİNİZİ KORURKEN BİR SUÇLU ARIYORSUNUZ. BÖYLE DEVAM EDERSE ÇOK BİNA YIKILKIR, ÇOK İNSAN ÖLÜR AMA SORUN ASLA ÇÖZÜLMEZ. SİZ KENDİNİZE DOKUNMADIKÇA YADA MASUM VATANDAŞ DOKUNULMASI GEREKENLERİN SİZLER OLDUĞUNU ANLAYAMAZSA ÇOK CAN ÇOK MAL KAYBEDERİZ.    

 Yani, tüm bunlara müteahhit olarak sizin tesir etmeniz mümkün değil. Yetkinizde yok sürece müdahale hakkınızda yok. Hele bir belediye düşünün ki Yapacağınız inşaata Bodrum kat yapmanıza müsaade etmiyor ve yasaklıyor.Yani binayı asıl ayakta tutacak bodrum katı yapamazsın diyor.Sen müteahhitsen aslında başkalarının düzenine planına göre iş yapmak zorunda olan ve çıkan sonucun bedelini de ilk olarak ödemekle yükümlü olan  zavallı bir iş adamısın.

      İmardaki yanlışı baştan durdurursanız, sadece Doğal afetin sonuçlarına maruz kalırsınız.Ama bu şekilde doğal afetin yıkım gücünü arttırıyor asıl suçluları saklayarak ve koruyarak yeni felaketlere kapı aralıyorsunu unutmayın selde de binalar yıkılır.Ama o zaman Müteahhidi de suçlayamazsınız BİLİN İSTEDİM

Şile Ekmeğini Deprem Bölgesi İle Paylaşıyor

Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde yaşanan ve civar 10 ili etkileyen 7.8 şiddetinde deprem sonrasında Şile Belediyesi tarafından başlatılan yardım kampanyası aralıksız devam ediyor.

20 YARDIM TIRI YOLA ÇIKTI

Şile Kapalı Spor Salonunda ve civar ilçelerde toplanan yardımlar 20 tırla yola çıkarken, 20 iş makinesi de deprem bölgesine hareket etti. Şile Belediyesi sıcak yemek ihtiyacını gidermek için deprem bölgesine göndermek üzere tüm hazırlıkları tamamladı. 10.000 kişiye yemek verebilecek kapasiteye sahip olacak olan yemek tırı Şile Belediyesi personellerinden oluşan gönüllü ekiple deprem bölgesine hareket etmeye hazırlanıyor. de deprem bölgesine gönderen Şile Belediyesi

EKŞİ MAYALI KÖY EKMEĞİ DEPREM BÖLGESİNE GİDECEK

Su, yemek, giyecek, battaniye, ısıtıcı ve öncelikli yardım malzemeleri Şile’de bulunan tüm gönüllüler kamu personeli ve kolluk kuvvetleri tarafından kolilenerek deprem bölgesine ulaştırılmak üzere tırlara yükleniyor. AFAD yetkilileri ile görüşmeler sonucunda öncelikli ihtiyaçlardan biri olan ekmek sıkıntısına da çözüm arayan Şile Belediyesi daha uzun süre taze kalan ekşi mayalı köy ekmeği için kampanya başlattı. Şile köylerinde geleneksel yöntemlerle köy fırınlarında pişirilen ekşi mayalı köy ekmeğinin en önemli özelliği uzun süre bayatlamadan taze kalabilmesi. 57 mahalleye Şile Belediyesi tarafından dağıtılan unlar Şileli kadınların ellerinde deprem bölgesi için ekmek haline gelecek.

ŞİLE BELEDİYE BAŞKANI İLHAN OCAKLI’’ BÜTÜN HEMŞEHRİLERİME YAPMIŞ VE YAPACAK OLDUKLARI DESTEKLER İÇİN DE AYRICA TEŞEKKÜR EDİYORUM’’

Yürüttükleri yardım kampanyası ile ilgili açıklamalarda bulunan Şile Belediye Başkanı İlhan Ocaklı’’ Şileli hemşehrilerimizin, kamu kurum ve kuruluşlarımızın desteği ile güzel bir çalışma yapıyoruz. Dünden beri, bugün dahil olmak üzere 20’ye yakın yardım tırını bölgeye intikal ettirdik. Tabii sadece bu gönderecek olduğumuz yardım tırları, ihtiyacı karşılamıyor. Aynı zamanda bölgeye gönüllü hemşehrilerimizi ve AFAD gönüllülerini de gönderdik. Onlar da şu an bölgede çalışmalarını devam ettiriyorlar. Oradaki göçükleri, enkaz çalışmalarını kaldırabilmeleri adına 20’ye yakın iş makinesini de yine bölgeye intikal ettirdik. Bölgede ekmek ihtiyacı, su ihtiyacı olduğunu öğrendik. Köy fırınlarımıza Şile Belediyesi olarak unu biz vereceğiz. Köy fırınlarımızı bu sefer deprem bölgesi için yaktıracağız. Böylece Şile’den, köylü kadınlarımızdan deprem bölgesine kadar uzanan bir yardım eli oluşmuş olacak.

Ekşi mayalı köy ekmeklerini biliyorsunuz bu ekmekler uzun süre dayanıyor. Biz de bugün itibari ile bunu gerçekleştirmek için köy fırınlarımızı yaktırdık. Bir diğer adımımız da bölgeye gönderilmek üzere hazırladığımız mobil yemek tırı. Bu mobil yemek tırı, kendi aşçılarımız ve kendi ekibimiz ile beraber bölgede günlük yaklaşık 10.000 kişiye hizmet vererek, sıcak yemek ihtiyacını karşılayacak. Buradan kıymetli hemşehrilerimize çok teşekkür ediyoruz. Bu vesile ile hakkın rahmetine kavuşmuş olan vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyoruz. Yaralılarımıza şifa ve geride kalanlara da sabır diliyoruz. Milletimizin, memleketimizin başı sağ olsun’’dedi.